Çorbadaki Ekoloji, biyoloji doktoru Mariela’nın gezegeni savunmak için çevrebilimci olmak isteyen Sofia ve Violeta ile geçirdiği sekiz saatin öyküsü. Bu kısacık zaman dilimini doğayı korumanın ötelenebilir bir görevden çok yaşamın her anına yayılan bir farkındalık hâli olduğunu anlatabilmek için kullanan biyolog, ekolojiyi yaşayarak öğretme macerasını evde başlatıyor.
Sofia ile Violeta lastik topun petrolle ilişkisini kavrıyor ilkin. Her gün gezindikleri mekânlara bu gözle baktıkça artıyor soruları. Bitki örtüsü beton olan şehirlerde yetişen çocuklar yaşıtları iki meraklı kızın peşi sıra gezinirken, alışveriş merkezi inşaatına feda edilen yeşil alanların değerini, nesnelerin ekolojik yük çantasını, dünyayı paylaştığımız türleri, meyvelerin mevsimlerle ilişkisini, minicik bir altın yüzüğün doğada yarattığı tahribatı öğreniyor.

Çorbadaki Ekoloji, biyoçeşitlilik, agroekoloji, inorganik gibi kavramları açıklarken dahi akıcı ritmi kaybetmeyen, Toronto’dan Patagonya’ya ışınladığı okuruna elindeki poşete, sokaktaki dolmuşa, köşedeki siteye daha yakından bakmayı öğütleyen bir kitap. Kaseye daldırılan kaşığın ucuna “Çin’in mavi göklerinde asılı duran bir bulutu” yerleştirerek sürekli büyüyen ağlar çizip katmanlı düşünmeye sevk ediyor. Doğa tahribatının kaynağına bireyin deneyimini yerleştiren, çözümü de onun minimal dönüşümlerine indirgeyerek faili bulanıklaştıran söyleme yönelik eleştirim baki ancak Çorbadaki Ekoloji ödevlerimizi sıralarken merceğini reklamlara, inşaatlara, tüketim kültürüne de çevirebildiğinden aynı yaş grubu için kaleme alınmış metinlerden bir ölçüde ayrılıyor bana kalırsa. Umarım okurun, yeşil alan oranı ve atmosfer kirliliği listelerinde şehirlerimizi bulduğunda hissedeceği huzursuzluk, ormanına, suyuna sahip çıkmanın, doğayı korumanın uzun erimli ve kolektif bir mücadeleyle mümkün oluşu üzerine düşünmesine vesile olur.

Ve bu yazıyı arka kapaktaki “8-108 arasındaki tüm meraklılara, sorulara nasıl yanıt vereceğini bilemeyen öğretmenlerle babalara tavsiye edilir.” cümlesine değinmeden bitirmek istemem. Kitaptan çok şey öğrenen ben, cümlenin virgülden öncesine kesinlikle katılıyorum ama sonrası? Tavsiyenin biyoloğun kadın olmasından doğan bir ironi olmasına ihtimal veremiyorum ve sorularımızın yanıtlarını bilge babalarda aramayı bıraktığımız günlerde, yayıncıların toplumsal cinsiyet rollerini yeniden üreten ifadeleri tez vakitte terk etmesini umuyorum. Kitabı sevenler yola, benzer bir izlekle ilerleyerek kurşun kalemle elmas arasındaki benzerliğin peşine düşen Çorbadaki Kimya ile devam edebilir.
Çorbadaki Ekoloji, Mariela Kogan ile Ileana Lotersztain tarafından yazılmış ve kolajlarıyla metnin sesini çoğaltan Pablo Picyk tarafından resimlenmiş. Saliha Nilüfer’in çevirdiği kitabın yayıncısı Pan Yayıncılık.
Bu yazı Bilim ve Gelecek’in Kasım 2021 sayısında yayımlanmıştır.