Çocukken arkadaş edinme konusu sıkıntılıydı benim için. Arkadaş olarak seçilme hususunda etrafımdakilerin hepsinden çok daha şanslıydım, biliyorum. Şartlar gereği herkesin arkadaş olmak istediği kızdım, hele okulun ilk yıllarında. Arkadaşım olmak için uzatılan ellere yanıt verir ama çekingenliğim yüzünden gerçek bir arkadaşlık edinemez, kıvranır dururdum. Yıllar beni hiç değiştirmedi, hala insanlarla tanışma faslı zorludur; kendim olabilmem zaman alır, çoğunlukla da olamam. Çok insanla tanış olmayı, konuşabilmeyi önemser ama az arkadaşlı olmayı tercih ederim. Bilmem, belki de bu yüzdendir yüzümün sıkça asılıyor olması. Bu kanıya nereden mi vardım? Doni’den. Okumaya devam et “Derken Gülümseme Yüzden Yüze: Doni ve Arkadaşları” →