Yazı kategorisi: Okul Dönemi - 7+

“Kim Var İmiş, Biz Burada Yoğ İken”: 5 Çocuk 5 İstanbul

Kiminin kalabalığından koşturmasından şikâyet ettiği, kiminin rüyalarının kahramanı… Görenin bir daha görmek için yanıp tutuştuğu, tüm hoyrat betonlaşma hamlelerine rağmen görkemiyle ayakta kalan bir kent, İstanbul. Tarihin kalbi. Kültürler, imparatorluklar, hikâyeler, insanlar biriktirmiş yüzyıllar boyunca.

O tarihin içinden beş çocukla tanışacağız bugün: Turuncu Saçlı Mert, Kırmızı Fesli Hamdi, Mor Aynalı Helen, Mavi Para Keseli Milya ve Kemik Tokalı Kız. Gökdelenleri, köprüleri, dar zamanları ile günümüz İstanbul’undan Mert, öykünün ilk kahramanı. Mert’in rengi turuncu, evi bir apartman dairesi, ailesi çekirdek, günleri planlı programlı. Başarılı bir okul gösterisinin ardından hasta yatağında ziyaret ettiği anneannesinin çatı katında bulduğu kırmızı bir fesin peşinde Mert. Onunla birlikte Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti olan İstanbul’a konuk oluyor ve tanışıyoruz öykünün ikinci kahramanı Hamdi ile. Hamdi, deniz kıyısındaki şenliklere katılmak için can atan neşeli bir çocuk, rengi kırmızı. Kapalıçarşı’da alışveriş yaparken gördüğü bir ayna ile öykünün rotasını Bizans kenti Konstantinopolis’e çeviriyor Hamdi ve bu kez Helen oluyor kahramanımız. Rengi kentiyle özdeşleşen mor. İmparator heykelleri arasında  yürüyen Helen çok da gönüllü olmadığı bir koşturma sonunda dördüncü kahraman Milya’yı davet ediyor öyküye. Milya, Antik Çağ kenti Bizantion’dan. Halkın çocuğunun geçimini sağladığı denizden almış rengini, mavi. Dedesiyle balığa çıkıyor, tapınak bahçelerinde koşturuyor. Ta ki ayağı bir çömlek parçasına takılana kadar… Çömlek parçasının bir ucundan İstanbul’da bir mağarada yaşayan Kemik Tokalı Kız tutuyor.  Rengi çamurdan, doğadan, taşlardan; kahverengi. Rüyasında kendinden sonraki konuklarını görüyor kentin. Öyle ya, mağaraların yerinde göğe uzanan evler olacağını, kaçıp saklandıkları hayvanların kentlerden uzaklara gideceğini, denizlerin üzerinde köprüler kurulacağını nereden bilsin bu küçük kız, bunlar sadece rüya olabilirdi o gün için. Her sayfası öyküler içinde öykülere açılan, renklerden renklere dönemlerden dönemlere uzanan yolculukların hayalini kurduran bir kitap elimizdeki. Ben dönemler arasındaki bağlantıyı kentte gezinen çocuklar üzerinden kuran ana hattına değinmek istedim sadece, öykü asıl bir cumbadan sokağa, surlardan denize bakarken çoğalıyor.

collage-15 Çocuk 5 İstanbul, kent tarihini mirasıyla, sürekliliğiyle kavramak için çok değerli bir kaynak. Kentte yaşam tarih boyunca nasıldı, insanlar nasıl giyinir, nelerle vakit geçirirdi; çocuklar nelerden keyif alırdı gibi sorulara keyifli yanıtlar bulunabilecek kitapla ilgili etkinliklerden biri, hipodrom, tapınak, mağara gibi mekânlar üzerine konuşmak, başka kitaplarda bu mekânları bulmak, mekânlardaki hayatı konuşmak olabilir. Mağarada hayat nasıldı, insanlar temel ihtiyaçlarını nasıl sağlıyordu sorusunun etrafında araştırmalar yapılabilir. Tarihi Yarımada’da kitaptakine benzer mekânlar aramak için kısa bir tur yapılabilir, hayaller kurulabilir. Nesneleri renkler ve sayılar üzerinden incelemek ve  evde, kitaptaki kahramanların yaşantısında yer alabilecek nesneleri aramak da  diğer etkinlik önerileri olabilir.

5 Çocuk 5 İstanbul özenli dili, yaş grubuna uygun tarihi çerçevesi ve elbette binbir detayla bezeli, şahane resimleri ile çok keyifli bir kitap. Rengini Arayan Pudra’da da söz ettiğim gibi, Betül Sayın’ın kitapları hakkında ne söylense az, okurunun düş gücünü sarıp sarmalayan, diyar diyar gezdiren kitaplar bunlar.

collage-2Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu (IBBY) İllüstrasyon Dalı’nda 2006 Onur Listesi’ne seçilen 5 Çocuk 5 İstanbul ,Betül Sayın tarafından yazılıp resimlenmiş ve Aralık ayında Uluslararası PEN Türkiye Merkezi tarafından tüm kitapları ‘ Ayın Kitabı’ ilan edilen Günışığı Kitaplığı tarafından yayımlanıyor.

*Yazının başlığında Cemal Kafadar’ın 2009 yılında Metis Yayınları tarafından yayımlanan kitabından esinlendim.

“Kim Var İmiş, Biz Burada Yoğ İken”: 5 Çocuk 5 İstanbul” için bir yorum

Yorum bırakın