Yazı kategorisi: Okul Dönemi - 7+

Testide Biriken Yük: Kız İşi Oğlan İşi

Toplumsal cinsiyet dosyasının bu haftaki kitabı Kız İşi Oğlan İşi. Adından da anlaşılacağı üzere günlük işlerin cinsiyetlere göre ayrıştırılmasına odaklanan kitap, ailenin toplumsal cinsiyetin deneyimlenmesindeki yerini, masallara uzanan bir yolculuk üzerinden, sorguluyor.

Anne, baba ve biri kız diğeri oğlan olan iki çocuktan oluşan bir çekirdek aile. Anne ve babanın yükümlülükleri geleneksel sınırlarla çerçevelenmiş. Yanı başlarında cinsiyetlerinden dolayı hemen hiç sorumluluğu olmayan oğlanla, her işe yetişmeye çalışan kızın eşitlikten uzak yaşantısı. Kızın yorgunluktan doğan bir küçük isyanına bile tahammüllü yok kimsenin, öyle ya, “ev işi kız işi”. Hep öyle olagelmiştir çünkü, sorgulamak kimin haddine? Oğlanın elinde bugün bir telefon var oturuyor koltukta. Dün de vardı elinde bir balta geziniyordu ormanda. Kız bugün mutfaktan taşıdığı suyu o gün taşırdı ırmaktan tükenmezdi yükü. Böyle gelmiş böyle giderdi, kederlenmek niye? Kız ne kadar yorulup didinse de, oğlandır haklı olan, itirazın kime?

Kız İşi Oğlan İşi, günümüzden bir evin üyelerini geçmişe götürüp anlatıyor derdini. En çok kızların deneyimlerini; eşit olma taleplerini, uğradıkları haksızlıkları, hiçbir zaman ezilenden yana işlemeyen kuralları ve gelenek denenin nasıl da işe geldiğince biçimlendiğini. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin nasıl köklü bir deneyim olduğunu ve aile içinde her an nasıl yeniden üretildiğini.  Masalların bu eşitsiz kökleşmedeki kaynaklığından, kalıp yargıların kuşaktan kuşağa aktarılışındaki yerinden daha önce söz etmiştik. Kız İşi Oğlan İşi, masalı bu işlevinden azade kılmak için kullanıyor. Doğa ve emekle ilişkilendirilen kız kahraman/kurtarıcı olurken, oğlan kendisine öğretilenden şaşmayan ve emek vermeye yanaşmayan bir hoyrat olarak başarısızlığa uğruyor. Meseleye kızın dünyasından bakarken, oğlanı da özündeki kötünün taşıyıcısı değil, onu bu denli pervasız kılan kuralların biçimlendirdiği bir bilmeyen olarak kurguluyor.

 

Eşitsizliğin günlük tezahürleri ve tarihsel mirasını masalın biçim değiştiren işlevi eşliğinde anlatan; ayna tutan, sınırları sorgulatan ve reddetmeye davet eden bir metin Kız İşi Oğlan İşi. Yüzyıllar geçti, ellerimizde baltalar değil telefonlar var; sular musluktan akıyor ve testilerimize hediyeler dolduran ninelerle kesişmiyor yolumuz. Evet, gerçek bellediğimiz bu eşitsizlik en kötü masallarımızdan biri. Yeniden yazmaya ne dersiniz?

Kız İşi Oğlan İşi Süleyman Bulut tarafından yazılmış, Burcu Yılmaz tarafından resimlenmiş ve Can Çocuk tarafından yayınlanıyor.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s